Monday, 28 September 2015

Erken davranalım, çağı yakalayalim!



Merhabalar,

Bugünkü yazıma BBC News'de  okuduğum bir haberin özetini paylaşarak başlamak istiyorum: " Haber İngiltere maliye bakanı George Osborne'nun orta okullardaki Çince  eğitimine £10 m destek planını  duyuruyor okuyucularına. Bu destekle ortaokul düzeyinde Çince eğitimi alan 1000 öğrencinin 2020 yılına kadar 5000'e çıkarılmasının hedeflendiği belirtiliyor. Aynı haberde; CBI 'ın geçen sene yapmış olduğu araştırmadan bahsediyor. Araştırmalar gösteriyor ki  İş dünyasındaki önemli diller arasında olan Fransızca, Almanca ve İspanyolcanın  yanısıra Çin dili dikkate değer bir hızla artarak yabancı diller arasında önemli bir yer kazanmakta...."   

Görüldüğü gibi ingiltere'de Çince dersi; Fransızca, Almanca gibi klasik dillerin yanında öğrenime katılıyor ve bu yönde büyük destek görüyor. Bu desteği yaparken hükümet Çince'nin yakın gelecekte dünya ekonomisinde alacağı rolu göz önünde bulunduruyor  ve  bu konuda ülkesindeki gençleri destekleyerek uzun vadede önemli bir  yatırıma imza atmış oluyor. 

Peki biz bu konuda ne yapıyoruz ne gibi planlarımız var? Yabancı bir dilin öğrenimine ne gözle yaklaşıyoruz? Aileler olarak çocuklarımıza bu konuda gerekli ve yeterli desteği sağlayabilecek miyiz? Yabancı dil derslerinin veya çok diiliğin çocuğumuz üzerindeki avantajlarının farkında mıyız? 

Herşeyden önce unutmayalım ki ana dil dışında yabancı bir dilin öğrenilmesi konuşulması; sadece çocuklarımızın diplomasını zenginleştirmeyecek, bunun yanında çocuklarımızın cognitif (bilişsel) becerilerini zenginleştirecek.   Araştırmalar  bir ya da birkaç dilde eğitim alan konuşan çocukların tek dilli çocuklara göre problem çözme, muhakeme, çoklu görev becerileri gibi alanlarda daha başarılı olduklarını gösteriyor. 

Çok dilli çocuklar gerek hafızaya alma teknikleri gerek kelime öğrenme gayretleri ile  yapmış olduğu beyin jimnastiği sayesinde daha güçlü bir hafızaya sahip oluyor. Beyin kasları gelişiyor bir materyali ezberleme, hatırlama, sıralama gibi güçlü zihinsel yeteneklere sahip oluyorlar.  

Çok dil repertuarına sahip genç iş hayatına atıldığında çocukluktan buyana edindiği bu becerilerin,  kapasitesinin  sonuçlarını almaya başlıyor. İş dünyasında; geniş bir pazara hitap edebilme, pazarı anlayabilme okuyabilme, yeni bilgileri taşıyabilme -aktarabilme - uygulayabilme, iş geliştirebilme ... gibi sıralayabileceğimiz pek çok avantajı, beraberinde taşıyor.  

Ülke ekonomimiz açısından da baktığımızda; Dil becerisiyle yetişmiş birden çok dili konuşabilme fırsatları tanınmış gençler sayesinde dünya ekonomisindeki rekabete ayak uyduruyor  ülke geleceğine doğru güçlü bir zemin hazırlıyor.  Yeter ki biz dünyadaki çevremizdeki gelişmeleri iyi takip edelim; hazırlığımızı yapalım, aile ve toplum olarak erken yaşlardan itibaren çocuklarımıza desteğimizi verip karşımıza çıkan fırsatlara gözümüzü kapamayalım.   

Sevgilerimle     

No comments:

Post a Comment